4 Eylül 2010 Cumartesi

Bir Kuşun Kanatları Olsaydım Eğer


‘Bir kuşun yüreği olsaydım eğer,
Konuşulmayanları, hiç söylenmeyenleri,
Gizli gizli köşe bucak saklananları…
Bir kuşun yüreği olsaydım eğer,
Ve sana gösterseydim.’

Bülent (Ortaçgil) babanın dediği gibi ‘Bir kuşun kanatları olsaydım eğer’ diyorum nice zamandır. 15 Eylül’de-bir aksilik çıkmazsa inşallah- KuzeyDoğa Derneği’nin, Kafkas Üniversitesi ve Stanford Üniversitesi’nin de desteğiyle yürüttüğü, Kars-Iğdır Doğal Zenginlik Projesi kapsamındaki kuş halkalama çalışmalarına gönüllü olarak 15 günlüğüne katılacağım. KuzeyDoğa Derneği’nin biri Kars’ta Kuyucuk Gölü kenarında, diğeri Iğdır’da Aras Nehri kıyısında olmak üzere iki kuş halkalama istasyonu var. (Benim gideceğim Kars’taki istasyon). İstasyonlarda kuşlar, ağlarla (tabi ki onlara zarar vermeyecek şekilde) yakalanarak ayaklarına çok hafif birer alüminyum halka takılıyor. Halkanın üzerinde kuşun hangi istasyonda yakalandığına dair kimlik niteliğinde bilgi bulunuyor. Kuşlar; türleri, boyları ve ağırlıkları gibi belli başlı özellikleri tespit edilip, kayıt edildikten sonra tekrar serbest bırakılıyorlar. Halkalanan bir kuş daha sonra başka bir istasyon tarafından yakalandığında, avcılar tarafından avlandığında veya ölüsü bulunduğunda ayağındaki halka ilgili yerlere (mesela Türkiye'de, Türkiye Ulusal Halkalama Programı’na (UHP)) bildirildiği zaman kuşun nereden nereye uçtuğu belirlenmiş oluyor. Böylece, halkalanan birçok kuş sayesinde, kuşların göç yolları belirlenebiliyor. KuzeyDoğa Derneği ile ilgili daha fazla bilgi edinmek için, bakınız: http://www.kuzeydoga.org/
Kars yolculuğum yaklaştıkça heyecanım artıyor. Bu projeyi uzun zaman önce duymuştum ve o zamandan beri gitmek için can atıyordum. Bahar döneminde sınavlarıma denk geldiği için başvuramamıştım. Şimdi sonbahar döneminde okulun ilk iki haftasını ekmeyi göze alarak gideceğim. (Diğer dersler sorun değil de, Moleküler Biyoloji dersinin laboratuvarında devamsızlık diye bir şey olmadığı için-bir deneyi kaçırdığında dersten kalıyorsun- dün dersi açan hocalara mail atıp izin istedim ama henüz cevap gelmedi, bu yüzden endişeliyim biraz ya izin vermezlerse diye. Ama yok yok, izin vermezlerse de bir yolunu bulup gitmem lazım, bu ne zamandan beri hayalim benim, hem tren biletimi bile aldım, artık geri dönüşüm yok!). Kars’a, stajdan arkadaşım Efe ile birlikte Doğu Ekspresi’ne binip, en iyi ihtimalle 1.5 gün sürecek olan bir yolculuk sonrası ulaşacağız. Yani yolculuğun kendisi bile ayrı bir macera olacak!
Kars’a gitmeden önce biraz kuş gözlemiyle ilgili bilgim olsun diye kitap alıp okuyayım diyordum. Balıkesir’de böyle bir kitap bulabileceğimden şüpheliydim tabii ki. Nitekim iki hafta kadar önce bildiğim kadarıyla Balıkesir’deki en büyük kitapçı olan Tivoli’ye gittiğimde kuş gözlemiyle ilgili yalnızca bir çıkartma kitabına rastlayabilmiştim. Bugün de çarşıdan dönerken, Gizem’in isteği üzerine, hadi bir Tivoli’ye uğrayalım dedik. Ve ben yine bir umutla bilim kitaplarının arasında kuşlarla ilgili bir şeyler ararken, Tübitak Popüler Bilim Kitapları’nın Başvuru Kitaplığı kategorisinde yer alan Doğa Kuş Gözlem kitabını buldum. Aslında ilk bakışta büyük yazıları ve bolca resimleriyle daha çok çocuklara yönelik bir kitap gibi gelmişti bize. Ama yine de başlangıç için faydalı olabilir diye aldım. Üstelik kitap, içinde 40 kuşun sesinin yer aldığı bir CD hediyeliydi. Ve yanılmamışım, gerçekten de kuş gözlemiyle ilgili bilinmesi gereken en temel bilgileri içeriyor ve birçok kuş türünü çizimleriyle birlikte nasıl tanıyabileceğimizi anlatıyor. Elbette ki çok geniş bir rehber niteliğinde değil ama benim gibi konu hakkında hiçbir fikri olmayanları oldukça aydınlatabilecek düzeyde, şahsen ben çok sevdim kendisini. İçinde çok tatlı kuşlar var, bakarken sürekli ‘Oyyy yerim ben seniiii’ deyip duruyorum :) Bu arada, kitabın basım tarihine baktım da Ağustos 2010 imiş, şaşırdım! Yani buraya gelişi çok da geç değil o zaman. Neyse…

Bahsettiğim kitap işte buuu!

Ben kitabımı okumaya devam edeyim, ama önceee (biri beni durdursunnn!) size kitaptan bir kuple ilginç bilgi aktarayım bari, buyurunuz: Guguk kuşlarının yumurtalarını başka kuşların yuvalarına bırakıp, bu kuşların yavrularını büyütmesini sağladıklarını ve yumurtadan yeni çıkan bir guguk yavrusunun da yaptığı ilk işin diğer yavruları yuvadan atmak olduğunu biliyor muydunuz? Yaa işte böyle, maazallah bir gün evinizde bir guguk yumurtasına rastlarsanız, annesine çekmiş olan hain yavrunun, yumurtadan çıktığı an sizi kapı dışarı edeceğini aklınızda bulundurun, benden söylemesi :P