20 Mart 2011 Pazar

Antipratik insan, ben!


Ben manyak takıntıları olan biriyim. Mesela şu an Ekolojide Güncel Konular dersinde hoca bi ödev vermişti onu yapıyorum. Ödevde 5 farklı bölgeden-her bölgeden 50’şer adet olmak üzre- toplanmış örümböcek örnekleri var. Daha doğrusu bunların çizimleri. Bizim, bu çizilmiş şekilde gösterilen örümböcekleri, sanki biz kendimiz toplamışızcasına sayıp, her bölgede kaç tür var onu bulmamız gerekiyor. Her türe kendi kafamıza göre isim vericez. Sonra da sayım sonuçlarımızdan bulduklarımızla bölgelerdeki örümböcek biyoçeşitliliğini karşılaştırıcaz. Bunu da tabii bilinen çeşitli matematiksel formülleri kullanarak ve grafik çizerek yapıcaz. Her neyse, ben bu örümböcükleri sayarken her türü adlandırdım, bir de kolaylık olsun diye bu tür isimlerinin kısaltması baabında harflendirdim. İşte bu harflendirmelerim şöyle: A, B, C, Ç, D, E, F, G, Ğ, H, I, İ… şeklinde devam ediyor. Yani Ç türü, Ğ türü falan var! Şimdi ben bu ödevi hocaya vericem, Ğ türü ne diycek-komik çünkü bu. Ama aksini yapamıyorum işte, bu harfleri atlayamıyorum. Nedeni ne derseniz, önceden beri bu harflere hep haksızlık yapıldığını düşünmüşümdür. O yüzden ısrarla bunları da harflendirmelerde kullanmaya çalışıyorum, vazgeçemiyorum işte napiyim…
Benzer bir sorun rakamlarda da ortaya çıkıyor bende. Şimdi biz onluk sayı sistemini kullandığımızdan her şeyi genelde 5’e veya 10’a yuvarlıyoruz ya, işte ben ona da takıntılıyım. Sanki böyle yapmamam gerekiyormuş gibi hissediyorum. Mesela saat 11.57’yse, niye on bir elli yedi demiyoruz da yuvarlayıp on iki diyoruz… Hadi insanlara saati söylerken, ben de yuvarlayıp kullanabiliyorum ama sabah kalkmak için kurduğum alarmlara ne demeli? Onlarda yuvarlama yapmama takıntım var. Son bir iki yıldır alarmlarımı tam saatlere kurmuyorum. Mesela saat dokuz gibi kalkmak istediğimde kurduğum alarmlar şu şekilde oluyor: 08.58 - 09.03 - 09.07 - 09.14 - 09.18 - 09.21 – 09.25 – 09.31… Ama tam saatleri hiç kullanmazsam bu sefer de onları mağdur etmiş olurum diye arada onları da kullanıyorum. Hatta daha da paranoyaklaşıp, acaba her gün aynı yuvarlak olmayan sayıları mı kullanıyorum diye düşünüp, aslında ben bunları önceden hesaplayıp, her güne rastgele farklı sayılar gelecek şekilde ayarlasam da rahat etsem demişliğim de var! Neyse ki tembel bi insanım da böyle saçma sapan fikirleri hemen uygulamaya geçirmiyorum.  
Bunların dışında pek çok işimi uzatarak, yayarak, mümkünse en pratik olmayan şekilde zorlaştırarak ve beni daha çok uğraştıracak biçimde yapmayı seviyorum. Haa bi de işim bitince de bitirmiyorum öyle hemen (benden kurtulmayı kolay mı sandınız Aslı hanım!), bunun bir de doğruluğundan emin olduğum şeyleri bile ne olur ne olmaz diyerek kontrol ettiğim aşaması var!  
İşbu saçma sapan takıntıları dolayısiyle, halihazırda ziyadesiyle uyuşuk olan bu zatın uğraştığı meseleleri bitirmesi de oldukça uzun bir vakit alıyor tabii…  

Hiç yorum yok: